“Psikolojik harekât” unsurlarının bol miktarda kullanıldığı
tam bir istihbarat savaşlarının ortasında olduğumuz gayet açık... Ancak, tuhaf
bir durum var. Hükümetin kontrolünde olduğu düşünülen medya organlarından da
her gün halka yeni korkular iletildiğini görüyoruz. Duruma hakim devletlerde,
bunun tam tersi olur. Büyük tehlikeler varsa bile bu tehlikeler, doğrudan halka
aktarılmaz, devlet birimleri, gerekli tedbirleri alır ya da almaya çalışır...
Devlet, halkın gerilimini sürekli yükselten bu haberlere neden müdahale
etmiyor? Toplumda infiale sebep olan / olabilecek bu tür haberleri pervasızca
yayan medya kuruluşları neden uyarılmıyor?.. Vatandaşların birey olarak alabilecekleri
tedbirler, sınırlıdır. Birtakım tehlikeler varsa, açık açık, vatandaşların
alabilecekleri tedbirler sıralanmalı; vatandaşların birey olarak alabilecekleri
tedbirler yoksa, bu sıkıntılar halka bu derece hissettirilmemeli, medyanın bu
sorumsuz yayınlarına artık bir “Dur” denilmelidir... Devlet, milletine
güvensizlik değil, güven telkin etmelidir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder